giriş üstü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
giriş üstü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Şubat 2019 Cuma

Fince konuşarak, Fince konuşmadan

Miten? (Nasıl), Millä tavalla? (Ne şekilde) veya Tekemällä mitä? (Ne yaparak) sorularına bir eylemle cevap vermek için kurulacak Fince cümlelerde, eylem belirten kelimelere hangi ekler geliyor, bundan bahsedeyim. 
  • Puhua: konuşmak
  • Puhumalla: konuşmakla
  • Puhumatta: konuşmaksızın
Türkçeye benzeteceğim derken biraz zorlama oldu sanki, isterseniz "konuşarak" ve "konuşmadan" diye de düşünebilirsiniz. Mesela, "Sorunlarınızı ancak konuşarak çözebilirsiniz" veya "Bu işi konuşmadan çözemeyiz" gibi cümlelerde fiil köküne -malla/mällä ve -matta/mättä eklerini getiriyoruz. Daha doğrusu, getiriyormuşuz demem gerekiyor çünkü, ben de biraz önce interneti karıştırırken buldum bunu. Daha önceleri, Fince bir şeyler okumaya çalışırken görüyordum ama ne olduğunu çözememiştim. 
  • Syödä: yemek (fiil)
  • syömällä: yemekle (yiyerek)
  • syömättä: yemeksizin (yemeden)
Mesela, "Her gün sebze yiyerek zayıflayabilirsin" ya da "Yemek yemeden gitmemelisin" derken, öyle bir cümle kurabilecek kadar Fince bilseydim, ilk cümlede syömällä, ikinci cümlede de syömättä kullanacaktım. 

Olumlu cümlelerde harf uyumuna göre -malla/mällä ekleniyor.
Olumsuz cümlelerde harf uyumuna göre -matta/mättä ekleniyor.

Bu tür ifadelere aşina olmak için, vaktim olunca evdeki Fince gazetelerden birini açıp birkaç habere baştan sona göz gezdireceğim ve -malla/mällä ve -matta/mättä ile biten kelimeleri bulacağım; renkli gazlı kalemlerimden biriyle bunları yuvarlak içine alacağım. Cümleleri tam olarak anlamak gibi bir hedefim yok ama, "hmm demek ki bu cümlede bir şeyin nasıl, ne şekilde olduğu söyleniyor" diyebileceğim.

Fince joka ve akrabaları



Geçen gün bir yazımın altına istek parçası gelmiş! Bu joka ve akrabalarıyla ilgili bilgi paylaşımı istemiş bir okuyucu, gözlerime inanamadım, çok da hoşuma gitti. Hemen konuyu araştırdım ve bir giriş yapayım dedim:

Joka ve akrabaları, iki cümleyi bağlamaya yarıyor. Yalnız, cümlelerde virgülleri unutmamaya ve doğru yere koymaya dikkat etmek gerekiyor.


1. 
Poika nauraa. Poika on iloinen. 
Oğlan gülüyor. Oğlan (erkek çocuğu) mutlu. 
Bağlayalım: Poika, joka nauraa on iloinen.
Gülen oğlan, mutlu. 

2. Ankara on pääkaupunki. Olen kotoisin Ankarasta.
Ankara başkenttir. Ben Ankara'dan geliyorum
.
Bağlayalım: Ankara on pääkaupunki, josta olen kotoisin.
Ankara, benim geldiğim başkenttir.

3. Minulla on sisko. Minun siskolla on 2 lasta.
Benim ablam var. Ablamın 2 çocuğu var.
Bağlayalım: Minulla on sisko, jolla on 2 lasta.
İki çocuğu olan (bir) ablam var.

Bağlanacak olan iki cümledeki özneler, ifade edilecek durumlar ve bunlara göre cümlelerde kullanılan ekler, joka ve akrabalarından hangisinin kullanılacağını belirliyor.

İlk örnekte, cümlelerdeki özne ortak (poika). Cümle de basit bir cümle, özne, yüklem ve tümleçten oluşuyor. Bu nedenle iki cümle, esas kelimemiz olan joka ile birleştirilmiş.

İkinci örnekte, ilk cümlede özne "Ankara", ikinci cümlede ise özne "ben". Bu nedenle, bu iki cümleyi joka ile bağlayamıyoruz.

Josta kelimesini nasıl seçtik derseniz, Ankara'dan demek için Ankarasta dediğimiz için joka'nın jo'sundan sonra yine "sta" ile biten josta'yı kullanıyoruz.

Bunları kullanıp cümle kurabilmek için önce düz cümleyi doğru şekilde kurabilecek kadar Fince bilmek gerekiyor.

Üçüncü cümleye bakalım, birinin bir şeyi (Örn. benim, ablamın) olduğunu düz cümleyle ifade ederken "lla" ekini (minulla, siskolla) koyuyoruz ya, baştan bunu bilmezsek iki cümleyi birleştirirken jolla'yı seçemeyiz.

Düz cümlede kullanacağımız ekleri bilirsek jo'dan sonrasını tahmin edebiliriz; jota mı, joinne mi, jolta mı, jonka mı... Tam tutmayanlar varsa da ezberleriz artık.

Joka'nın tekil ve çoğul akrabaları var, mesela josta'nın çoğulu joista. Ben hepsini yukarıdaki resme koydum. Resimdeki kelimelere ara ara bakıp göz aşinalığı edinmeye çalışalım. Böylece, karmaşık görünen cümlelerle karşılaştığımızda en azından böyle bir cümlede iki şeyin bağlandığını ve bir tamlama oluşturulmuş olduğunu anlamış oluruz.

joka - Wiktionary adresinde de joka bağlacının "inflection" kısmında, ismin her halindeki çekimi var. 

Fince öğrenmek isteyenleri biraz zorlayacak bir konuya benziyor. Sizi bilmem ama, bana bu kadarı yetti. Ben şimdilik, "Ali top at" düzeyindeki Finceme geri dönüyorum.

8 Şubat 2019 Cuma

Fince çalışıldı bu gün de

Fincede şimdiki zaman ve geçmiş zaman edilgen fiil çekimlerini öğrenmek pek zor değil ama önce edilgen (pasif) fiil neydi, bir hatırlayalım. Bazen, eylemin kim tarafından gerçekleştirildiği bilinmeyebilir veya açıkça söylenmeyebilir. Bunlara Türkçede edilgen cümle, bu gibi cümleleri kurmak için kullandığımız fiillere de edilgen fiil deniyordu.  

Örnekler aşağıda:

syödä: yemek
  • syödään: yenir
  • syötiin: yendi 
nukkua: uyumak
  • nukutaan: uyunur
  • nukuttiin: uyundu
Yalnız, bu gibi cümlelerde dikkat edeceğimiz üç önemli şey var:

Birincisi, Türkçedeki gibi, "Ylli tarafından yapılıyor" veya "Benim tarafımdan söylendi" gibisinden bir cümleyi bu şekilde kuramıyoruz. Yapılıyor veya söylendi diyorsak, artık orada kim tarafından yapılıyor olduğu veya kim tarafından söylendiği belirtilemiyor. Fincede bu başka türlü bir fiil çekimiyle ifade ediliyormuş.

sanoa: söylemek
  • sanotaan: söylenir
  • sanottiin: söylendi
İkinci olarak da, aynı Türkçedeki gibi, bir şeyin kendiliğinden olması ile, kimin tarafından yapıldığının belli olmaması farklı şeyler ve farklı şekilde ifade ediliyor.

"Kapı açıldı" derken; kapı, kim olduğu bilinmeyen veya belirtilmeyen bir kişi tarafından açıldıysa "ovi avataan" deniyor, kapı kendiliğinden açılmışsa "ovi avautuu" diye ifade ediliyormuş. Bu örnek, Türkçede her ikisi de aynı şekilde söylendiği için önemli.

Üç
üncüsü, bildiğiniz gibi, bazı harflerde değişiklikler oluyor, hep de aynı harfler!

juoda: içmek
  • juodaan: içilir
  • juotiin: içildi
lukea: okumak
  • luetaan: okunur
  • luettiin: okundu
Fincede edilgen çatılı fiil çekimleri daha farklı zamanlarda da olabiliyor, yapılmıştı, yapılabilir, yapılsın, var daha bir şeyler ama onlara gelinceye kadar öğrenmem gereken çok daha temel şeyler var.

Başka fiillerin edilgen çekimlerine bakmak isterseniz Verbix fiil çekimleri'ne tıklayın, sağda Passive (edilgen) diye yazıyor zaten, biz şimdi present (şimdiki/geniş) zaman ve imperfect (geçmiş) zamanda affirmative yani olumlu hallerini gördük. İpucu: Edilgen fiil çekimi istek kipi olarak da kullanılıyor. Örneğin nukutaan, uyuyalım anlamına da geliyor. Zaten saat de gecenin ikisi olmuş.

15 Eylül 2018 Cumartesi

Fince bakkala ekmek almaya gitmek

Çift fiilli cümleler mi desem bunlara, hani "pazara sebze-meyve almaya gitmek", "gezmeden gelmek", "yüzmeye gitmek", "dinlemekte olmak" gibi. Nasıl biz, "nereden" sorusuna "evden" diye cevap vereceğimize, bir fiille, yani yaptığımız bir eylemle cevap verirken de "gezmeden" diye cevap veriyorsak ve -den ekini getiriyorsak ya da "nereye" sorusuna "yüzmeye" diye cevap vererek file aynı -ye ekini koyuyorsak, Fincede de durum böyle. Bir şey ifade etmediyse Fince nerede nereden nereye yazısını okuyarak konuya aşina olabilirsiniz.

Eylem bildiren kelimeleri bu şekilde kullanmak için fiil kökünün sonuna önce bir -ma koyuluyor, sonra da nerede, nereye, nereden olduğunu gösteren ekler koyuluyor. Fiil kökünü nasıl buluyorduk, onu da hatırlatalım: Birinci tekil şahıs fiil çekiminin sonundaki -n harfini kaldırarak. 
  • mennä: gitmek
  • tulla: gelmek
  • olla: olmak
  • oppia: öğrenmek
  • koulu: okul 
  • suomea: Fince
Örneklerde geçecek kelimelerimiz bunlar. 
  • Mihin sinä menet? (Nereye gidiyorsun)
- Menen kouluun oppimaan suomea-Okula Fince öğrenmeye gidiyorum
Buradaki gidiş, "okula Fince öğrenmeye" gidiş oluyor yani, "Fince öğrenmek amacıyla veya Fince öğrenmek için okula gitmek" değil; amaç belirtmiyor. Nereye ne yapmaya gidiyoruz, onu söylüyoruz.
  • Missä sinä olet? (Neredesin)
- Olen koulussa oppimassa suomea-Okulda Fince öğrenmekteyim (öğrenmedeyim)

Herhalde burada telefonda konuşuluyor, neredesin diye soruluyor ve ders esnasında telefonla konuşuluyor-siz böyle yapmayın!
  • Mistä sinä tulet? (Nereden geliyorsun)
- Tulen koulusta oppimasta suomea-Okuldan Fince öğrenmekten geliyorum

Tabii, biz konuşurken cümleleri tam da böyle kurmuyoruz fakat, Finlerin bu kalıpla kurduğu cümlelerin Türkçedeki karşılığı bu şekilde. Bizim cümle kalıplarımıza da oturuyor aslında. İpucu: İçinde -kse geçen ve sonuna iyelik eki getirilmiş fiil çekimleri amaç belirtiyor. Örn. oppiakseni, öğrenmek için (öğrenmem için) anlamına geliyor, amaç belirtiyor. 

Son güncellediğim yazım

Bilinen Geçmiş Zaman-Imperfekti

Bu yazının tamamını  Imperfekti-Bilinen Geçmiş Zaman | Keyfimce Fince (wordpress.com)  adresinde bulabilirsiniz. Bilinen geçmiş zaman fiil ç...