Bu yazıda, Fince günlük konuşmalarda geçecek dokuz Fince cümle, Türkçe karşılıkları ve açıklamaları var. Son olarak da, Fince "seni seviyorum" demeyi öğreniyoruz.
Missä on vessa: tuvalet nerede?
En puhu suomea: Fince bilmiyorum (konuşmuyorum)
Kiitos paljon: çok teşekkürler
En tiedä: bilmiyorum
Hyvää päivää: iyi günler
Hyvää huomenta: iyi sabahlar
Hyvää iltaa: iyi akşamlar
Mitä kuuluu: Ne haber?
Mikä sinun nimesi on: senin adın nedir?
Rakastan sinua: seni seviyorum
Fince soru sormanın sakıncası, karşınızdakinin sizi biliyor zannedip Fince cevap vermesidir. Bu nedenle, "Missä on vessa" (tuvalet nerede) diye sorduktan hemen sonra "En puhu suomea" (Fince bilmiyorum) diye de eklemeniz gerekeceğinden, 1 ve 2 numarayı beraber ezberleyin. El-kol hareketleriyle tuvalet tarifini aldıktan sonra da "Kiitos paljon" diyerek çok teşekkür edin. O arada biri size bir şey sorarsa "En tiedä" (bilmiyorum) dersiniz.
Buraya kadar olan ifadeleri ve içinde geçen kelimeleri inceleyelim biraz:
1. Missä, nerede demek. Ä harfinin Ӕ yani a ve e harfleri arası bir harf olduğunu hatırlayalım, "açık e" gibi okuyabiliriz. Vessa, WC'nin Fince okunuşu işte. Burada bir de "on" var, "dır", "dir" anlamına geliyor. Tuvalet nerededir diye sormuş oluyoruz tam olarak.
2. En puhu: konuşmuyorum, konuşmam. Puhua, konuşmak fiiliydi. Fincede fiilleri olumsuz hale getirirken fiilin kendisine pek bir şey yapmıyoruz, sadece birinci tekil şahıs çekiminin sonundaki n harfini atıyoruz. Kalan kelimenin önüne sırasıyla, birinci, ikinci, üçüncü tekil ve çoğul şahıslar için, en, et, ei, emme, ette, eivät getiriyoruz. En puhu, et puhu, ei puhu, emme puhu, ette puhu, eivät puhu: konuşmuyorum, konuşmuyorsun, konuşmuyor, konuşmuyoruz, konuşmuyorsunuz, konuşmuyorlar.
En puhu suomea için karşılık olarak yukarıda Fince bilmiyorum yazmıştım çünkü, biz Türkçede Fince konuşmuyorum demeyiz, öyle dersek, "biliyorum da konuşmuyorum işte" gibi bir anlam çıkar; biz "Fince bilmiyorum" deriz bu durumda. Suomea'yı, cümle içinde küçük harfle yazdım, yanlışlık yok, özel isim sayılmıyor.
4. Tietää: Bilmek de yukarıda anlattığım şekilde olumsuz hale dönüşüyor; en tiedä, et tiedä diye gidiyor. T harfinin D'ye dönüşmesi konusunu da yine Tip 1 fiil çekimleri kaydında okuyabilirsiniz.
5, 6 ve 7 numaralarda geçen hyvää, iyi demek. Hyvää päivä'yı öğleden sonra da kullanabilirsiniz. Çok neşe saçmayayım, biraz ağır takılayım diyorsanız sadece Päivä! veya Huomenta! ya da Iltaa! diyebilirsiniz. İpucu: Hyvää kelimesine benzer görünen bir de hyvä var, o da iyi demek ama, bir ünlem. Mesela, "Seni yarın ararım" ya da "Hemen geliyorum" dendi, "İyi" demek istediniz, Hyvä! diyebilirsiniz. "Ne haber, nasılsın" diye soruldu, "hyvä" diye cevap verebilirsiniz.
8. Mitä kuuluu, ne haber anlamına geliyor dedik. Kuulla, duymak demek. Mitä kuuluu, ne duyuluyor gibi bir anlam taşıyor. Tabii Türkçede böyle bir ifade olmadığı için, ona yakın bir karşılık olarak ne haber demeyi uygun gördüm. Bunu n'aber olarak da düşünebiliriz ki buradan samimi bir ifade olduğunu anlayabilirsiniz. Resmi ortamlarda kullanmayın. Mitä ve 9. maddede geçen mikä, ikisi de "ne" demek. Bunların ayrımını daha sonra anlatacağım.
9. Dokuzuncu maddede sinun var, senin demek. İyelik ekleriyle ilgili bir yazım vardı, sizi onu okumaya davet ediyorum. Nimi, ad demekti. Nimesi de senin adın demek. Sinun'un başındaki "si", ilgili kelimenin sonuna ekleniyor. Nimi kelimesinde ufak bir değişiklik var, nimisi değil, nimesi olmuş ama sonuçta Türkçeye benzer şekilde ekleme oluyor diye düşünebiliriz; benim adım, senin adın, minun nimeni, sinun nimesi gibi.
10. Rakastaa: sevmek (Tip 1 Fiil) Lütfen rastgele kullanmayın; Finler utangaç, duygularını pek belli etmeyen, laf kalabalığını sevmeyen insanlar olarak biliniyor. Hatta bununla ilgili bir anekdot var: Elli-altmış yıllık evli bir çift varmış. Kadın bir gün kocasına "Söylesene, beni hala seviyor musun" diye sormuş. Adam cevap vermiş: "Neden böyle ikide bir soruyorsun anlamadım, evlenme teklif ederken seni sevdiğimi söylemiştim zaten. Bir değişiklik olursa haber veririm".